Question	Answer
wireless	kablosuz
I am downloading the book lists from the wireless internet.	Kablosuz internetten kitap listelerini indiriyorum.
the headphone	kulaklık
I listen to the radio with headphones while cooking.	Ben yemek yaparken kulaklık ile radyo dinliyorum.
Listening to music with wireless headphones is very comfortable.	Kablosuz kulaklıkla müzik dinlemek çok rahattır.
The paragraph you read is quite long and difficult to understand.	Okuduğun paragraf oldukça uzun ve anlaşılması zordur.
the main idea	ana fikir
to summarize	özetlemek
I want to summarize this text in one sentence.	Ben bu metni bir cümlede özetlemek istiyorum.
I summarized the main idea in one clear sentence to keep the paragraph short.	Paragrafı kısa tutmak için ana fikri net bir cümleyle özetledim.
the punctuation	noktalama
Punctuation ensures that the text is understandable.	Noktalama metnin anlaşılmasını sağlar.
the comma	virgül
Using a comma in a sentence clarifies the meaning.	Cümlede virgül kullanmak anlamı netleştirir.
the period	nokta
The final period in the sentence is missing.	Cümledeki son nokta eksik kalmış.
to make	kılmak
Punctuation, especially commas and periods, makes the text more understandable.	Noktalama, özellikle virgül ve nokta, metni daha anlaşılır kılar.
quotation mark	tırnak
quoted	aktarılan
sentence	cümle
tone of voice	ses tonu
I changed my tone of voice when reading the sentences quoted within quotation marks.	Tırnak içinde aktarılan cümleleri okurken ses tonumu değiştirdim.
the quotation mark	tırnak işareti
The quotation mark shows the speech in the sentence.	Tırnak işareti cümledeki konuşmayı gösterir.
insufficient	eksik
the spelling mistake	yazım hatası
Omitting quotation marks leads to spelling mistakes.	Tırnak işaretlerini eksik koymak yazım hatalarına yol açar.
the spreadsheet	elektronik tablo
the row	satır
I am carefully checking every row in the spreadsheet.	Elektronik tablodaki her satırı dikkatle kontrol ediyorum.
column	sütun
the heading	başlık
the cell	hücre
The cell is being examined in the laboratory.	Hücre laboratuvarda inceleniyor.
to merge	birleştirmek
I am merging the reports on the computer.	Ben bilgisayarda raporları birleştiriyorum.
I merged the cells to organize the column headings.	Sütun başlıklarını düzenlemek için hücreleri birleştirdim.
If I write the formula incorrectly when entering data into the cells, the result will be wrong.	Hücrelere veri girerken formülü yanlış yazarsam sonuç hatalı olur.
the threshold	eşik
When the threshold is high, entering becomes difficult.	Eşik yüksek olunca içeri girmek zorlaşıyor.
the control panel	kontrol paneli
I am checking the control panel.	Ben kontrol panelini kontrol ediyorum.
to check	bakmak
You must check the control panel to adjust the temperature threshold.	Sıcaklık eşiğini ayarlamak için kontrol paneline bakmalısın.
Taking a refreshing shower on hot summer days is wonderful.	Sıcak yaz günlerinde serinletici bir duş almak harika.
the nation	ulus
to be regarded	kabul edilmek
The flag is regarded as a symbol of the nation.	Bayrak, ulusun bir simgesi olarak kabul edilir.
You should use elegant stationery for formal correspondence.	Resmî yazışmalar için şık kağıtlar kullanmalısın.
I dress more comfortably at an informal gathering with friends.	Arkadaşlarla gayriresmî bir davette daha rahat giyinirim.
the intervention of the medical teams	sağlık ekiplerinin müdahalesi
importance	önem
The intervention of the medical teams was of vital importance.	Sağlık ekiplerinin müdahalesi hayati bir öneme sahipti.
urgent	aciliyet gerektiren
We must sign this urgent document immediately.	Bu aciliyet gerektiren belgeyi hemen imzalamalıyız.
emergency	acil
It is a must to call an ambulance in an emergency.	Acil bir durumda ambulans çağırmak şarttır.
The teacher is having the students memorize this table.	Öğretmen öğrencilere bu tabloyu ezberletiyor.
to feel overwhelmed	bunalmak
I am overwhelmed by the heat.	Sıcaktan bunalıyorum.
when	-dığımda
When I feel overwhelmed by the heat, I want to take a refreshing shower.	Sıcaktan bunaldığımda serinletici bir duş almak isterim.
to contribute	katkıda bulunmak
Everyone should contribute to this project.	Herkes bu projeye katkıda bulunmalı.
Soft pillows contribute to comfort.	Yumuşak yastıklar konfora katkıda bulunuyor.
the graph	grafik
It is necessary to create a graph for data analysis.	Veri analizi için grafik oluşturmak şarttır.
the column	sütun
There is a broken column in the park.	Parkta kırık bir sütun var.
the distribution	dağılım
The distribution in the graph looks clear.	Grafikte dağılım net görünüyor.
The colorful columns in the graph show the distribution of the values.	Grafikteki renkli sütunlar değerlerin dağılımını gösteriyor.
the break	ara
There is a break during the concert.	Konser sırasında ara var.
to take a break	ara vermek
It is good to take a break while studying.	Ders çalışırken ara vermek iyi olur.
Taking a short break between lessons increases productivity.	Dersler arasında kısa bir ara vermek verimliliği artırır.
the chart	grafik
The chart is updated every month.	Grafik her ay güncelleniyor.
There are five columns in the chart.	Grafikte beş sütun var.
the unity	birlik
Strength comes from unity.	Güç birlikten geliyor.
The nation draws strength from unity.	Ulus birlikten güç alır.
health	sağlık
We should sleep early for our health.	Sağlık için erken uyumalıyız.
to disappear	kaybolmak
The importance of health never fades.	Sağlığın önemi asla kaybolmaz.
on the computer	bilgisayarda
I am watching a film on the computer.	Ben bilgisayarda film izliyorum.
I am opening the spreadsheet on the computer.	Ben elektronik tabloyu bilgisayarda açıyorum.

Practice this lesson