düzenlemek

Usages of düzenlemek

Arkadaşım köpeğini eğitmek için her gün kısa alıştırma seansları düzenliyor.
My friend organizes short practice sessions every day to train his dog.
Ben odamı düzenliyorum.
I am organizing my room.
Doğum günümüzde ailemizle samimi bir kutlama düzenledik.
We organized an intimate celebration with our family on our birthday.
Okulda geri dönüşüm kampanyası düzenlendi; öğrenciler evsel atıkları geri dönüşüme kazandırmalı.
A recycling campaign was organized at school; students must recycle household waste.
Yeni çekmece, eşyaları düzenlemek için geniş alan sunuyor.
The new drawer provides ample space to organize items.
Yeni asistan, ekibin iş akışını düzenliyor.
The new assistant is organizing the team’s workflow.
Takım iş akışı düzenledi ve projeyi tamamladı.
The team organized the workflow and completed the project.
Evde kileri düzenledim.
I organized the pantry at home.
Arkadaşlarım, proaktif davranıp öngörülebilirliklerini artırmak için stratejik toplantılar düzenliyor.
My friends are organizing strategic meetings to act proactively and increase their predictability.
Mahallede düzenlenen gönüllülük etkinlikleri, birçok kişinin katılımını sağladı.
The volunteer events organized in the neighborhood attracted the participation of many people.
O, avangard tasarımlarla dolu bir defile düzenledi.
He organized a fashion show full of avant‐garde designs.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.

Start learning Turkish now