Usages of sırasında
Bu yemek biraz tuzlu oldu, servis sırasında dikkat et.
This dish turned out a bit salty; be careful during service.
Ben kahvaltı sırasında kitap okuyorum.
I am reading a book during breakfast.
Konuşma sırasında mesajlaşmak dikkat dağıtıyor, o yüzden telefonunu kapatmalısın.
Texting during a talk is distracting, so you should turn off your phone.
Orkestra provaları sırasında çalgılar pasif değil, sürekli aktif olarak kullanılır.
During orchestra rehearsals, instruments are not passive; they are used actively all the time.
Takım, maç sırasında savunma stratejisini değiştirdi.
The team changed its defensive strategy during the game.
Sepet, alışveriş sırasında eşyaları taşımak için yararlıdır.
The basket is useful for carrying items during shopping.
Sunum sırasında, yöneticinin belagatli konuşması tüm dinleyicileri etkiledi.
During the presentation, the manager's eloquent speech impressed all the listeners.
Görüşmeler sırasında, yöneticimizle yapılan tartışmada belagat dolu ifadeler kullanıldı.
During the discussions, eloquent expressions were used in the debate with our manager.
Kahvaltı sırasında tarif edilen karışımı mutlaka denemelisin.
You must definitely try the mixture described during breakfast.
Törenler sırasında bayrak dalgalanması, toplumsal birlikteliğin simgesel ifadesidir.
The flag waving during ceremonies is a symbolic expression of social unity.
Yüksek öğrenim sırasında oluşan borç, gençler için dezavantaj yaratabilir.
(Debt incurred during higher education can create a disadvantage for young people.)
Montaj sırasında hata yapmamak için her adımı titizlikle yapmalısın.
You must perform every step meticulously during assembly to avoid making mistakes.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.