Usages of sıcak
Sıcak çay güzel.
Hot tea is nice.
Gün sıcak.
The day is hot.
Bu kupa benim en sevdiğim kupam, içinden sıcak çay içmek beni rahatlatıyor.
This mug is my favorite mug; drinking hot tea from it relaxes me.
Sıcak hava yüzünden çok terledim, hemen duş almak istiyorum.
I sweated a lot because of the hot weather; I want to take a shower right away.
Ben sıcak çayı yudumluyorum.
I am sipping the hot tea.
Ben hiç sıcak çay içmiyorum.
I never drink hot tea.
Çatı katında sıcak hava birikince pencereleri açıyoruz.
When the hot air accumulates in the attic, we open the windows.
Ateş sıcak.
The fire is hot.
Gölgedeki veranda, yaz aylarında sıcak güneşten korunmak için ideal bir mekandır.
The shaded veranda is an ideal spot for sheltering from the hot sun during summer.
Sıcak ekmek nefis.
The hot bread is delicious.
Kafede sıcak çay sunuluyor.
Hot tea is served in the cafe.
Sıcak çorba restoranda servis edilmek üzere mutfakta bekliyor.
The hot soup is waiting in the kitchen to be served at the restaurant.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.