Usages of tutmak
Fiziksel egzersiz yaparken günlük plan tutmak çok faydalıdır.
It is very helpful to keep a daily plan while doing physical exercise.
Altyazı sayesinde yeni sözcükleri saklamak yerine, aklında tutabilirsin.
Thanks to subtitles, instead of hiding new words, you can keep them in mind.
Ben sözümü tutuyorum.
I keep my promise.
Arzı artırıp talebi dengede tutmak, fiyat istikrarı sağlar.
(Increasing supply and keeping demand in balance ensures price stability.)
Doğru taktik ekibi birlikte tutar.
The right tactic keeps the team together.
Araştırma sırasında gayriresmi sohbetlerde mülakat sorularını etiketleyip kısa notlar tuttuk.
During research, we tagged the interview questions in informal chats and jotted down short notes.
Nükleer santralin soğutma sistemini tamir eden tamirci, tesisi tam kapasite çalıştırdı ve radyasyon seviyesini sabit tuttu.
(The mechanic who repaired the nuclear plant’s cooling system ran the facility at full capacity and kept the radiation level stable.)
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.