Usages of yalnızca
Lütfen yalnızca gerekli dosyaları gönder, diğerlerini sonra yollayabilirsin.
Please send only the necessary files; you can send the others later.
Bu formda yalnızca ad ve e‑posta istiyoruz, adres gerekmiyor.
We ask only for name and email on this form; address isn’t needed.
Normalde toplantılarda soru sorarım, bu kez yalnızca dinleyeceğim.
I usually ask questions in meetings; this time I’ll only listen.
Kapasiteye göre koltukları yalnızca ön sıraya koyuyorlar.
According to the capacity, they place seats only in the front row.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.