Usages of hayati
Başarısızlıktan sonra doğru istikamet belirlemek hayati önem taşır.
After failure, determining the right direction is of vital importance.
Egzersiz yapmak hayati.
Exercising is vital.
Uluslararası taşımacılıkta lojistik destek hayati önem taşır.
Logistics support is vital in international transportation.
Kablo arızalandığında yedek parça bulmak hayati önem taşır.
When the cable fails, finding a spare part is of vital importance.
Sağlık ekiplerinin müdahalesi hayati bir öneme sahipti.
The intervention of the medical teams was of vital importance.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.