Usages of yakın
Okul yakında.
The school is nearby.
Yakındaki fabrika dün gece geç saatlere kadar çalıştırıldı, bu durum bazı kişileri rahatsız etti.
The nearby factory was operated until late at night yesterday, and this situation bothered some people.
Yakınlardaki tsunami riskine rağmen rıhtımdan vapura binmek zorunda kaldık.
Despite the nearby tsunami risk, we had to board the ferry at the dock.
Piknik yaparken yakınlardaki ahşap çit gölge sağlar.
The wooden fence nearby provides shade when having a picnic.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.