Usages of var
Evin arkasında küçük bir avlu var, orada çiçek yetiştiriyorum.
There is a small courtyard behind the house; I grow flowers there.
Gelecek hakkında belirsizlik varsa endişelenmemelisin.
If there is uncertainty about the future, you should not worry.
Film dramatik, ama sonunda umut var.
The film is dramatic, but there is hope in the end.
Projede özgünlük var.
There is originality in the project.
Restoranda sık misafir var.
There are frequent guests in the restaurant.
Sınıfta faydalı materyal var.
There is useful material in the classroom.
Yatak odasında bir battaniye var.
There is a blanket in the bedroom.
Kap içinde su var.
There is water in the container.
Bodrum katında eski tuğlalar ve kırık kütükler var.
In the basement, there are old bricks and broken logs.
Sinemanın önünde uzun sıra var.
There is a long line in front of the cinema.
Dolapta bir bölme var.
There is a compartment in the cupboard.
Oturma odasında şık kilim var.
There is a stylish rug in the living room.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.