Usages of yarım
(Ben) yarım ekmek istiyorum.
I want half a (loaf of) bread.
Saat yarım.
It is half past twelve.
Saat yarımda.
At half past twelve.
Çalışmak ibadetin yarısıdır.
To work is half of worship.
Başlamak bitirmenin yarısıdır.
Well begun is half done. [Lit.] To start is half of finishing.
yarı yarıya
fifty-fifty
Elmanın yarısını yedik mi?
Did we eat half of the apple?
Babası yarı zamanlı çalışıyor.
His father works part-time.
yarı zamanlı
part-time
yarım akıllı
half-wit
elmanın yarısı
half of the apple
yarım elma
half an apple
Yarım saat sonra meydanda buluşalım.
Let's meet at the square half an hour later.
Kitabın yarısını okuyamadım.
I could not read the half of the book.
Bu ay size yarım maaş vereceğiz.
This month we will give you half-pay.
Parasının yarısını oyuncaklara harcadı.
She spent half of her money on toys.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.