| the obligator checked | obligatör kontrol etti |
| watch /clock | saat |
| his watch | saati |
| The obligator checked his watch. | Obligatör saatini kontrol etti. |
| (by) bowing his head | başını eğerek |
| Bowing his head the obligator checked his watch. | Obligatör başını eğerek saatini kontrol etti. |
| watch chain | köstek |
| pocket watch (watch on a chain) | köstekli saat |
| Bowing his head the obligator checked his pocket watch. | Obligatör başını eğerek köstekli saatini kontrol etti. |
| and then | sonra da |
| sun | güneş |
| he glanced at the sun | güneşe göz attı |
| the sun above | yukarıdaki güneş |
| and then he glanced at the sun above | sonra da yukarıdaki güneşe göz attı. |
| Bowing his head the obligator checked his pocket watch and then he glanced at the sun above. | Obligatör başını eğerek köstekli saatini kontrol etti, sonra da yukarıdaki güneşe göz attı. |