temperament | mizaç |
Her father's furious temperament had passed on to her. | Babasının öfkeli mizacı ona geçmişti. |
therefore /for this (reason) /because of this | bu yüzden |
to hate + ablative | nefret etmek |
she hated him | ondan nefret ediyordu |
therefore she hated him | bu yüzden ondan nefret ediyordu |
Her father's furious temperament had passed on to her and therefore she hated him. | Babasının öfkeli mizacı ona geçmişti ve bu yüzden ondan nefret ediyordu. |
soft (adj) | yumuşak |
to soften /mellow /melt | yumuşamak |
Soften, Rachel! | Yumuşa, Rachel! |
Be calm! /Calm down! | Sakin ol! |
Soften, Rachel! Be very calm! | Yumuşa, Rachel! Çok sakin ol! |