Question | Answer |
---|---|
abbreviation | kısaltma |
She figured out the abbreviation immediately. | Kısaltmayı hemen çözdü. |
to frown | kaşlarını çatmak |
She figured out the abbreviation immediately and frowned. | Kısaltmayı hemen çözdü ve kaşlarını çattı. |
unexpected | beklenmedik |
It was an unexpected message. | Beklenmedik bir mesajdı. |
news | haber |
bad news | kötü haber |
It was certainly giving bad news. | Kesinlikle kötü haber veriyordu. |
It was an unexpected message and certainly giving bad news. | Beklenmedik bir mesajdı ve kesinlikle kötü haber veriyordu. |