exciting /thrilling / sensational | heyecan verici |
quite /pretty /rather | oldukça |
it is quite exciting to see | görmek oldukça heyecan verici |
to find time | vakit bulmak |
it is quite exciting to see that you find time | vakit bulduğunu görmek oldukça heyecan verici |
together | birlikte |
that both of you find | ikinizin bulduğu |
that both of you find time to dine together | ikinizin birlikte yemeğe vakit bulduğu |
that both of you find time to dine together is quite sensational. | ikinizin birlikte yemeğe vakit bulduğunu oldukça heyecan verici |
tight/pressed/dense /crowded /jammed/crammed | sıkışık |
tight schedule | sıkışık program |
your (pl) tight program | sıkışık programınız |
between /in the midst of / among | arasında |
between your tight schedule | sıkışık programınız arasında |
'It is exciting to see that in the midst of your tight schedule both of you find time to dine together.' | 'Sıkışık programınız arasında ikinizin birlikte yemeğe vakit bulduğunu görmek oldukça heyecan verici.' |