salary maaş equal/even eşit equal salaries eşit maaşlar equal salaries to be given to women kadınlara eşit maaşlar verilmesi to be (located) /have /exist bulunmak there is a call for... / is/are calling for çağrısında bulunuyor television televizyon that are on televisions televizyonlardaki adds/publicities reklamlar your (polite) Tv adds (youradds that are on televisions) televizyonlardaki reklamlarınız Your TV adds are calling for equal salaries to be given to women Televizyonlardaki reklamlarınız kadınlara eşit maaşlar verilmesi çağrısında bulunuyor. workplace işyeri workplaces işyerleri at the workplaces işyerlerinde Senator, your TV adds are calling for equal salaries to be given to women at the workplace (pl) Senatör, televizyonlardaki reklamlarınız işyerlerinde kadınlara eşit maaşlar verilmesi çağrısında bulunuyor. and at the same time ve aynı zamanda newly weds yeni evliler to apply (u) uygulanmak application of uygulanması tax vergi reduction /allowance /discount /cut indirim tax cuts vergi indirimi the application of tax cuts vergi indirimi uygulanması tax cuts to newly weds yeni evlilere vergi indirimi law kanun a law for the application of tax cuts to newly weds yeni evlilere vergi indirimi uygulanması için kanun and at the same time (they) were calling for the issueing of a law for the application of tax cuts to newly weds. ve aynı zamanda yeni evlilere vergi indirimi uygulanması için kanun çıkarılması çağrısında bulunuyor. to issue a law kanun çıkarmak for a law to be issued kanun çıkarılması 'Senator, your TV adds are calling for equal salaries to be given to women at the workplace and at the same time for the issueing of a law for the application of tax cuts to newly weds.' 'Senatör, televizyonlardaki reklamlarınız işyerlerinde kadınlara eşit maaşlar verilmesi ve aynı zamanda yeni evlilere vergi indirimi uygulanması için kanun çıkarılması çağrısında bulunuyor.'