Turkish Fluency 301-325 / 3000 sentences Glossi

QuestionAnswer
Water boils at one hundred degrees (100º) Celsius.
Su yüz santigrat derecede kaynar.
We're good friends. I like her and she likes me.
Biz iyi arkadaşız. Ben onu seviyorum, o da beni seviyor.
She always arrives early.
O her zaman erken gelir.
I never go to the movies alone.
Ben asla sinemaya yalnız gitmem.
She always works hard.
O her zaman çok çalışır.
Children usually like chocolate.
Çocuklar genellikle çikolatayı severler.
She always enjoys parties.
O her zaman partilerden zevk alır.
I often forget people's names.
Ben genellikle insanların ismini unuturum.
He never watches TV.
O asla televizyon izlemez.
We usually have dinner at six thirty (6:30).
Biz genellikle akşam yemeğini saat altı buçukta yeriz.
She always wears nice clothes.
O her zaman güzel giysiler giyer.
I usually watch TV in the evening.
Ben genelde akşamları televizyon izlerim.
I never read in bed.
Ben asla yatakta kitap okumam.
I often get up before seven (7:00).
Ben çoğunlukla yediden önce kalkarım.
I always go to work by bus.
Ben her zaman işe otobüsle giderim.
I usually go to school by bus.
Ben genellikle okula otobüsle giderim.
I always drink coffee in the morning.
Ben hep sabahları kahve içerim.
She doesn't drink coffee.
O kahve içmez.
He doesn't like his job.
O işini sevmiyor.
I drink coffee, but I don't drink tea.
Ben kahve içerim, ama çay içmem.
She drinks tea, but she doesn't drink coffee.
O çay içer, ama kahve içmez.
You don't work very hard.
Sen çok çalışmıyorsun.
We don't watch TV very often.
Biz pek televizyon izlemeyiz.
The weather is usually nice.
Hava genellikle güzel.
It doesn't rain very often.
Pek sık yağmur yağmaz.