Question	Answer
She always goes to work early.	O hep işe erkenden gider.
She always gets to work early.	O hep işe erkenden var.
We often sleep late on weekends.	Biz çoğunlukla haftasonları geç uyuruz.
Eylül usually plays tennis on Sundays.	Eylül genellikle Pazar günleri tenis oynar.
I sometimes walk to work, but not often.	Ben bazen işe yürüyerek giderim, ama pek sık değil.
She reads.	O okur.
He thinks.	O düşünür.
It flies.	O uçar.
He dances.	O dans eder.
She has.	Onun var.
It finishes.	O biter.
He plays the piano.	O piyano çalar.
They live in a very big house.	Onlar çok büyük bir evde yaşıyor.
She eats a lot of fruit.	O çok fazla meyve yer.
He plays tennis.	O tenis oynar.
We go to the movies a lot.	Biz sinemaya çok gideriz.
He sleeps seven (7) hours a night.	O gecede yedi saat uyur.
She speaks four (4) languages.	O dört dil biliyor.
Banks usually open at nine (9:00) in the morning.	Bankalar genellikle sabah saat dokuzda açılır.
The museum closes at five (5) in the afternoon.	Müze akşam beşte kapanır.
She's a teacher. She teaches math to children.	O bir öğretmen. Çocuklara matematik öğretir.
My job is very interesting. I meet a lot of people.	İşim çok ilginç. Bir sürü insanla tanışıyorum.
His car is always dirty. He never cleans it.	Onun arabası her zaman kirli. Onu asla temizlemez.
Food is expensive. It costs a lot of money.	Yemek pahalı. Çok fazla para tutuyor.
Shoes are expensive. They cost a lot of money.	Ayakkabılar pahalı. Çok fazla para tutuyor.

Practice this lesson