Büyücünün Yeğeni 1 - Yanlış Kapı -j

QuestionAnswer
to bother / to mind / to care
aldırmak
unhappy
mutsuz
unhappy enough not to care
aldırmayacak kadar mutsuz
that somebody knew
kimsenin bilmesi
so unhappy that he didn't care if anyone knew
kimsenin bilmesine aldırmayacak kadar mutsuz
so unhappy that he didn't care if anyone knew that he had cried
kimsenin ağladığını bilmesine aldırmayacak kadar mutsuz
like
gibi
How cool! You have learned hundred and fifty words.
Ne harika! Yüz elli tane sözcük öğrendin.
like someone who is to unhappy too care if anyone knew that he had cried
kimsenin ağladığını bilmesine aldırmayacak kadar mutsuz biri gibi
with a loud voice
yüksek sesle
he said with a loud voice
yüksek sesle dedi
Ok
tamam
I cried
ağladım
here (it is)/ now / as you see / voilà
işte
Ok I cried. Here it is.
Tamam ağladım işte.
He said with a loud voice: "Ok, I cried, here it is."
Yüksek sesle: 'Tamam ağladım işte.' dedi.
Digory said with a loud voice like someone too unhappy to care if anyone knew that he had cried: "Ok,I cried. Here it is."
Digory, kimsenin ağladığını bilmesine aldırmayacak kadar mutsuz biri gibi yüksek sesle: 'Tamam, ağladım. İşte.' dedi.
You cried too
Sen de ağladın
You also would cry
Sen de ağlardın
He continued
devam etti
"You also would cry" he continued.
'Sen de ağlardın' diye devam etti.
all
bütün
life (h)
hayat
all your life
bütün hayatın
if all your life
eğer bütün hayatın
country(side) /province /backwoods (otherwise kırsal)
taşra
to pass
geçmek
if your whole life had passed on the country
eğer bütün hayatın taşrada geçseydi
horse
at
and if you had a horse
ve bir atın olsaydı
if your whole life had passed on the country and you had a horse
eğer bütün hayatın taşrada geçseydi ve bir atın olsaydı
botton
dip
the bottom of the garden
bahçenin dibi
at/from the bottom of the garden
bahçenin dibinden
How cool! You have learned hundred and sixty words.
Ne harika! Yüz altmış tane sözcük öğrendin.
a river
bir nehir
to flow
akmak
if a river flowed
bir nehir aksaydı
if a river flowed at the bottom of the garden
bahçenin dibinden bir nehir aksaydı
if your whole life had passed on the country and you had a horse and a river flowed at the bottom of the garden
eğer bütün hayatın taşrada geçseydi ve bir atın olsaydı ve bahçenin dibinden bir nehir aksaydı.
"You also would cry" he continued. "if your whole life had passed on the country and you had a horse and a river flowed at the bottom of the garden"
'Sen de ağlardın' diye devam etti. 'eğer bütün hayatın taşrada geçseydi ve bir atın olsaydı ve bahçenin dibinden bir nehir aksaydı.'
a horrible place
kötü bir yer
a horrible place like this
bunun gibi kötü bir yer
to bring
getirmek
to take (somewhere)
götürmek
if you were brought
getirilseydin
if you were brought to a horrible place like this
bunun gibi kötü bir yere getirilseydin
and if then also you were brought to live to a horrible place like this.
ve sonra da yaşamak için bunun gibi kötü bir yere getirilseydin
"You also would cry" he continued. "if your whole life had passed on the country and you had a horse and a river flowed at the bottom of the garden and if then also you were brought to live to a horrible place like this.
'Sen de ağlardın' diye devam etti. 'eğer bütün hayatın taşrada geçseydi ve bir atın olsaydı ve bahçenin dibinden bir nehir aksaydı ve sonra da yaşamak için bunun gibi kötü bir yere getirilseydin.'