none of them /no one | hiçbiri |
to notice | fark etmek |
None of them noticed | Hiçbiri fark etmedi |
owl | baykuş |
brown | kahverengi |
a brown owl | kahverengi bir baykuş |
to pass | geçmek |
that a brown owl passed | kahverengi bir baykuşun geçtiği |
None of them noticed that a brown owl passed. | Hiçbiri kahverengi bir baykuşun geçtiğini fark etmedi |
window | pencere |
in front of the window (abl) | pencerenin önünden |
None of them noticed that a brown owl passed in front of the window. | Hiçbiri kahverengi bir baykuşun pencerenin önünden geçtiğini fark etmedi. |
wing | kanat |
to stir / flap / shake something/flutter | çırpmak |
(by) flapping its wing(s) | kanat çırparak |
None of them noticed that a brown owl passed in front of the window flapping its wings. | Hiçbiri kahverengi bir baykuşun pencerenin önünden kanat çırparak geçtiğini fark etmedi |