here (abouts) (nom.) | burası |
This (hereabouts) was a place. | Burası bir yerdi. |
tunnel | tünel |
a place like a tunnel | tünel gibi bir yer |
This (hereabouts) was a place like a tunnel. | Burası tünel gibi bir yerdi. |
to consist of / be formed / take shape /occur | oluşmak |
consisting of | oluşan |
one (of its) side(s) | bir yanı |
one side consisting of a wall | bir yanı duvardan oluşan |
brick /tile | tuğla |
a brick wall | tuğla duvar |
a tunnel consisting on one side of a brick wall | bir yanı tuğla duvardan oluşan bir tünel |
roof (ç) | çatı |
inclined /sloping /curved | eğimli |
a sloping roof | eğimli bir çatı |
consisting of a sloping roof | eğimli bir çatıdan oluşan |
the other | diğer |
its other side | diğer yanı |
as for /as to /if | ise |
a tunnel consisting on one side of a brick wall, as to its other side of a sloping roof | bir yanı tuğla duvar, diğer yanı ise eğimli bir çatıdan oluşan bir tünel |
This (hereabouts) was a place like a tunnel consisting on one side of a brick wall, as to its other side of a sloping roof. | Burası, bir yanı tuğla duvar, diğer yanı ise eğimli bir çatıdan oluşan tünel gibi bir yerdi. |