knowledgeable /learned /wise | bilgili |
so knowledgeable | öyle bilgili |
He was such a knowledgeable craw that | Öyle bilgili bir kargaydı ki... |
thought | düşünce |
his thoughts | onun düşünceleri |
importance | önem |
to consider important / to give weight to /to care /to regard | önem vermek |
the little Witch considered his thoughts as very important. | Küçük Cadı onun düşünceleri çok önem verirdi. |
his | onun |
He was such a knowledgeable craw that the little Witch considered his thoughts as very important. | Öyle bilgili bir kargaydı ki Küçük Cadı onun düşünceleri çok önem verirdi. |