to look | bakmak |
Look! | Bak! |
wash /laundry | çamaşır |
to wash laundry | çamaşır yıkamak |
from washing the laundry | çamaşır yıkamaktan |
her red(dened) hands | kızarmış elleri |
to swell (up) /bloat | şişmek |
swollen | şişmiş |
her swollen hands | şişmiş elleri |
her red and swollen hands | kızarıp şişmiş elleri |
her hands, red and swollen from washing laundry | çamaşır yıkamaktan kızarıp şişmiş elleri |
to show | göstermek |
she showed her hands | ellerini gösterdi |
She showed her hands to Jack. | Jack'e ellerini gösterdi. |
She showed her hands, red and swollen from washing laundry, to Jack. | Jack'e çamaşır yıkamaktan kızarıp şişmiş ellerini gösterdi. |
bad /evil (f) | fena |
How bad! (f) /What a shame! /What a pity! | Ne fena! |
"How bad!" said Jack. (f) | 'Ne fena!' dedi Jack. |
mother | anne |
eighty | seksen |
Unbelievable. You have learned already eighty words. | İnanılmaz. Şimdiden seksen tane kelime öğrendin. |