prey | av |
position /situation /status /location | konum |
in the position of prey | av konumunda |
the sheep were in the position of prey | koyunlar av konumundaydı |
humans too were in the position of prey | insanlar da av konumundaydı |
humans too as much as sheep | insanlar da koyunlar kadar |
humans too as much as sheep were in the position of prey | insanlar da koyunlar kadar av konumundaydı |
to sink /go down (sun) | batmak |
the sun had gone down | güneş batmıştı |
it didn't need to /it didn't have to | gerekmiyordu |
the sun didn't have to go down | güneşin batmış olması gerekmiyordu |
always | her zaman |
and the sun did not always have to go down | ve her zaman güneşin batmış olması gerekmiyordu |
Humans too as much as sheep were in the position of prey and the sun did not always have to go down. | İnsanlar da koyunlar kadar av konumundaydı ve her zaman güneşin batmış olması gerekmiyordu. |