Chapter 1-g

QuestionAnswer
back /rear /hind
arka
behind
arkasında
behind me
arkamda
the one (s) /those that were behind me
arkamdaki
smuggler
kaçakçı
smugglers
kaçakçılar
true /real
gerçek
the real smugglers
gerçek kaçakçılar
the real smugglers, which were behind me
arkamdaki gerçek kaçakçılar
row /line
sıra
in the row
sırada
to wait
beklemek
waiting
bekleyen
waiting in the row
sırada bekleyen
the real smugglers, which were waiting in the row behind me
arkamdaki sırada bekleyen gerçek kaçakçılar
meanwhile
o esnada
to rejoice /be happy /be glad
sevinmek
they should have been rejoicing
seviniyor olmalıydılar
innerly /secretly
için için
to innerly/secretly rejoice
için için sevinmek
The real smugglers, which were waiting in the row behind me should have been secretly rejoicing.
Arkamdaki sırada bekleyen gerçek kaçakçılar için için seviniyor olmalıydılar.
ninety
doksan
Bravo! You know now ninety Turkish words.
Aferin! Artık doksan Türkçe kelime biliyorsun.
thanks to me /grâce à moi
benim sayemde
to pass
geçmek
they could pass
geçebilirlerdi
they could now(from now on) pass
artık geçebilirlerdi
thanks to me they could now pass
artık benim sayemde geçebilirlerdi
thanks to me they could now pass the customs
artık benim sayemde gümrükten geçebilirlerdi
easily /with ease (r)
rahatça
thanks to me they could now pass the customs with ease
artık benim sayemde rahatça gümrükten geçebilirlerdi
with their drugs
uyuşturucularıyla
synthetic
sentetik
synthetic drug
sentetik uyuşturucu
watch /clock
saat
swiss
İsviçre
Swiss watches
İsviçre saatler
or
ya da
with their Swiss watches or synthetic drugs
İsviçre saatleriyle ya da sentetik uyuşturucularıyla
together with
ile birlikte
together with their Swiss watches or synthetic drugs
İsviçre saatleriyle ya da sentetik uyuşturucularıyla birlikte
thanks to me they could now easily pass the customs with their Swiss watches or synthetic drugs
artık benim sayemde İsviçre saatleriyle ya da sentetik uyuşturucularıyla birlikte rahatça gümrükten geçebilirlerdi
The real smugglers, which were waiting in the row behind me should have been secretly rejoicing, thanks to me they could now easily pass the customs with their Swiss watches or synthetic drugs.
Arkamdaki sırada bekleyen gerçek kaçakçılar için için seviniyor olmalıydılar artık benim sayemde İsviçre saatleriyle ya da sentetik uyuşturucularıyla birlikte rahatça gümrükten geçebilirlerdi.
Bravo! You know now one hundred Turkish words.
Aferin! Artık yüz Türkçe kelime biliyorsun.
piece /grain (used optional after numbers)
tane
hundred
yüz