Usages of bir
on bir
eleven
bir milyon
one million
bir milyar
one billion
bir elma
one apple
bir büyük elma
one big apple
bir çok sıcak kahve
one very hot coffee
bir önemli şey
one important thing
(Onun) bir güzel çantası var.
She has one beautiful bagÇ.
(Ben) bir buçuk ekmek istiyorum.
I want one and a half (loaves of) bread.
bir trilyon
one trillion
Saat bir.
It is one o'clock.
Saat on bir buçukta.
At half past eleven.
Bir saniye.
One second; Just a moment; Hold on a sec.
Yirmi bir mart (benim) doğum günüm.
March twenty-one is my birthday.
(Benim) doğum günüm martın yirmi birinde.
My birthday is on the twenty-first of March.
(Benim) doğum günüm yirmi bir martta.
My birthday is on March twenty-one.
birinci
first
birden
suddenlyB
birdenbire
suddenly
bir şey
one thing
Bir gün herkes mutlu olabilecek.
Some day, everyone will be able to be happy.
biri
someone, somebody, one (person)
Ben küçükken cips sadece bir liraydı.
When I was little, chips were only one lira.
birbiri
each other, one another
Bir yıl sonra bunların hepsini unutacağız.
One year later we will forget all of these.
Bu malzemelerden biri yoksa pasta yapamayız.
[Lit.] If there isn't one of these ingredients, we can't make a cake.
Elon.io is an online learning platform
We have an entire course teaching Turkish grammar and vocabulary.
Your questions are stored by us to improve Elon.io
You've reached your AI usage limit
Sign up to increase your limit.