The negative capability and possibility suffix 1

QuestionAnswer
I can't run that fast.
O kadar hızlı koşamam.
weight, burden, encumbrance
yük
You can't put this burden onto us.
Bu yükü bizim üzerimize koyamazsınız.
debt
borç
My (paternal) uncle can not pay this debt.
Bu borcu amcam ödeyemez.
Kamil cannot kill the prime minister with this knife.
Kamil bu bıçak ile başbakanı öldüremez
You will never be able to hate me.
Benden hiçbir zaman nefret edemeyeceksin.
Why can't I open that door?
Neden şu kapıyı açamıyorum?
goods, assets, property
mal
Some months, I can't sell my goods in this shop.
Bu dükkanda bazı aylar mallarımı satamıyorum.
I can't discuss a subject like this with you.
Böyle bir konuyu seninle konuşamam.

Contributors